Her Şeyi Öldürme İsteği: Amok

Tarafından yazılmıştır
Paylaş

Birçoğumuzun eserlerini ilgiyle okuduğumuz Stefan Zweig’in “Amok Koşucusu” kitabındaki cinnet halinin gerçek olabileceğini hiç düşünmüş müydünüz?

Amok koşucusu olarak da bilinen bu rahatsızlık ilk olarak Filipinler ve Papua Yeni Gine’nin ilkel kabilelerinde görülmüştür. Bu cinnet hali ilk defa 1849 yılında hastalık olarak tanımlanmıştır. Kültürel bir hastalık olduğu düşünülen amok hastalığının modernleşme ve yaşam koşullarının iyileşmesi sonucu görülme sıklığı azalmıştır.

Nasıl Gelişir?

Amok hastalığı olan bireyde bu durum birdenbire ortaya çıkar ve birey cinnet geçirir. Karşısına çıkan her şeye zarar vermek isteyen bireyin kontrol altına alınması oldukça güçtür. Bu bireyler hem çevreleri hem de kendileri için büyük risk oluşturur.

Kimlerde Görülür?

Amok hastalığı erkekler daha fazla gözlemlenmiştir. Amok hastalığı kişilik bozukluğu ve şiddete eğilimli olan bireylerde daha fazla görüldüğü gibi hayatı boyunca şiddete hiç eğilim göstermeyen bireylerde de gözlemlenmiştir.

Stefan Zweig “Amok Koşucusu” kitabında bu hali şöyle tanımlamıştır:

Bir Malezyalı, son derece sade, son derece iyiliksever bir insan, içkisini içiyor… orada öylece oturuyor, duygusuz, umursamaz, donuk… tıpkı benim odamda oturduğum gibi… ve birden ayağa fırlıyor, hançerini kapıyor ve sokağa koşuyor… dosdoğru koşuyor, hep dosdoğru… nereye olduğunu bilmeden. Yolda karşısına ne çıkarsa çıksın, insan, hayvan, hançeriyle vurup yere seriyor ve kan sarhoşluğu onu daha da öfkelendiriyor… sürekli koşar, hiçbir şey görmez, karşısına çıkan her şeyi yere yıkar… ta ki biri onu kuduz bir köpek gibi vurup yere serene ya da kendiliğinden köpükler içinde yere yıkılana kadar…” (s.31)

Makale Kategorileri:
Psikolojik rahatsızlıklar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir