Gerçekten Kusurlu muyum? “Quasimodo Sendromu”

Tarafından yazılmıştır
Paylaş

Bu hastalık beden dismorfik bozukluğu adıyla da bilinmektedir. En temel özelliği ise kişinin vücudunda bulunan hayali bir kusurunu takıntı haline getirmesidir. Takıntılar o kadar ileri boyutlara ulaşır ki sonunda kişinin günlük yaşantısını da olumsuz etkilemeye başlar. Bu sendrom adını Victor Hugo’nun meşhur eseri Norte Dame’in Kamburu kitabındaki Quasimodo isimli karakterden almıştır. İlk kez 1886 yılında Psikiyatr olan Enrico Moralli tarafından tanımlanmış olduğu bilinmektedir.

Quasimodo sendromuna sahip kişiler görüntülerinden asla hoşnut değillerdir ve kendilerini daima çirkin olarak tanımlar. Bu yüzden de kendilerini eve kapatıp insanların arasına çıkmaktan sakınırlar. Sadece Quasimodo ile sınırlı kalınmaz ve beraberinde sosyofobi, OKB, depresyon gibi rahatsızlıklar da görülür.

Kişinin kendinde bulduğu kusurlar genellikle yüz, cilt, saç gibi bölgelerdedir. Hal böyle olunca da sürekli aynaya bakarak bu hayali kusurlarını incelemektedirler. İlerleyen zamanlarda incelemekle kalmayıp ilk adım olarak kendine zarar verme gibi davranışlar görülür ve en sonunda intihara kadar sürüklenebilirler. Sendromun 15-20 yaş arasında sık görüldüğü bilinmektedir. Bu da demek oluyor ki en fazla ergenlik çağındaki bireyleri etkilemekte. Günümüzün “güzellik algısı”nın da sendromun görülme sıklığını arttırdığını söylemek son derece doğru bir ifade olacaktır.

Hiç kimse kusursuz değildir, en iyimiz en az kusurlu olanımızdır.”

Horatius

Birey kendini sevebildiği ölçüde bu dünyadan keyif alabilir. İnsan kusurlarıyla insandır ve eşsizdir. Adler’in de dediği gibi her insan biriciktir. Eşsizliğinizin tadını çıkarın.

Makale Etiketleri:
· · ·
Makale Kategorileri:
Psikolojik rahatsızlıklar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir