Ayna Nöron Deneyi

Tarafından yazılmıştır
Paylaş

Birini ağlarken gördüğümüzde üzülürüz, yaralanan biriyle karşılaştığımızda biz de yaralanmış gibi hissederiz, bir parkta yürüdüğümüz zaman çimlerde oynayan çocukların topu önümüzde yürümekte olan bir insana geldiğinde sanki bize gelmiş gibi tepki veririz ya da bir yarışı izlerken sporcular bitiş çizgisine yaklaştıkça bizim de kalbimiz hızla atmaya başlar. Daha bilindik bir şey ise, karşımızdaki kişi yediği bir şeyden iğrendiğinde bizim de yüzümüz sanki iğrenmişiz gibi şekil alır, hatta bu durum bazılarımızda daha ileri gider ve midemiz bulanır. Peki tüm bunlar neden oluyor? Araştırmalara göre bunların hepsi ayna nöronlar tarafından gerçekleşiyor. Ayna nöronlar, gözlemlediğimiz kişinin duygularının, hislerinin ve davranışının bizde de oluşmasına yol açan nöronlardır.

İlk olarak 1992 yılında Parma Üniversitesindeki araştırmacılar tarafından makak maymunları ile yapılan deneylerde keşfedilen ayna nöronlarının, daha sonra insan da dahil olmak üzere pek çok farklı türde var olduğu kanıtlanmıştır. Yapılan bu deneyi kısaca şöyle özetleyebiliriz: İlk aşamada bilim insanları, maymunların muz yerken beyinlerinin bazı bölgelerinde (premotor kortekste F5 bölgesi ve Broca alanı gibi) elektriklenmeler olduğunu kaydettiler. Daha sonrasında bir bilim adamı iştahla muz yemeye başladığında karşısındaki maymunun muz yememesine rağmen sanki yiyormuş gibi beyninin aynı bölgesinde yüksek voltaj artışları olduğunu gözlemledi. Biyolojik bir kaynak dışında bazı hisler (iştah, şehvet, vs.) tespit edilemeyen bir yolla maymunları karşısındakini taklit etmeye zorluyordu. Neticede ayna nöron adı verilen bazı beyin hücreleri aktif hâle geliyordu.

Başlangıçta o bölgenin yiyecekle ilgili olduğunu düşünmek doğaldır ancak sonrasında insanların da dahil edildiği farklı türlerle yapılan çalışmalar, bunun sadece yemekle ilgili olmadığını; ağlayan birini izlediğimizde, acı çeken birini gördüğümüzde, gülen biri ile karşılaştığımızda onlarda gerçekleşen fizyolojik ve davranışsal değişimlerin bizlerde de gerçekleştiğini göstermiştir. Bu bağlamda 2019 yılında Hollanda’da gerçekleştirilen başka bir araştırma sonucunda, ayna nöronların sıçanlarda da olduğu bulunmuştur. Çalışmada, sıçanlara minik şoklar verilmiş ve sıçanların beyin yapılarındaki acıdan sorumlu bölgede bir hareketlilik olduğu tespit edilmiştir. Ayna nöronların test edildiği bu çalışmanın ikinci aşamasında ise bir sıçana şok verilirken onu izleyen diğer sıçanın da fizyolojik ve davranışsal olarak benzer şekilde değişim gösterip göstermeyeceği gözlemlenmiştir. Sonuç olarak; izleyen sıçanın davranışsal anlamda donma hareketi gösterdiği ve fizyolojik anlamda ise acıdan sorumlu beyin bölgesinde hareketlilik olduğu görülmüştür. Bu araştırmadaki başka bir ilginç bulgu ise; ayna nöronların aktivitesinin gerçekleştiği bölgeye enjekte edilen bir ilaç yardımı ile izleyen sıçanın ayna nöronları etkisiz hale getirilebiliyordu. Yani izleyen sıçan acı çeken başka bir sıçanı ne kadar izlerse izlesin fizyolojik ve davranışsal anlamda bir değişim yaşamıyor ve empati kuramıyordu.

Daha sonraki çalışmalar, sıçanlarda olduğu gibi acı çeken birini izlerken insanların da aynı beyin bölgesinde bir hareketlilik olduğunu ortaya koymuştur. Araştırmalar, ayna nöronların gelişiminin 6 aylık civarındaki bebeklerde oluşmaya başladığını gösteriyor. Bu durum da bebeklerin taklit yoluyla öğrenmesinde etkin rol oynuyor.

Makale Kategorileri:
Psikolojik deneyler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir